18 Kasım 2014 Salı

Kısa kısa

Çocukken magazin programlarının - programlar demek yanlış olur bi televole vardı di mi :) - en sevdiği şeylerdendi ünlülere ekmek kaç lira diye sormak. Ekmeğin fiyatını bilen halktan oluyordu, dünyayla daha ilgiliydi falan güya, yüzeyselliğe gel. Ben de ne zaman ekmek almaya gitsem bu soruya cevap veremeyip kem küm eden eski manken yeni oyuncu ünsüz ünlülerden hissediyorum kendimi büfedeki adama borcumu sorarken. Zira annem ekmek al dediğinde kavanozdaki bozuk paraları tam ekmek parası kadar denkleyen çocukken haftada bir marketten ekmek alıp yiyen bi insana dönüştüğüm için arada sırada mecburiyetten sitenin karşısındaki büfeden ekmek almak zorunda kaldığımda adama her seferinde bozuk param varsa bile banknot veriyorum ya da utana sıkıla borcum ne kadar diye soruyorum. Ha diyeceksin ki bi kere sordun yeter  zaten yılda 4-5 kez büfeye yolum düşüyor e bir de ne zaman tvde haberlere denk gelsem ekmeğe zam haberi var kardeşim emin olamıyorum ben de n'apıyım?


Bunu dolmuşa bindiğim zamanlarda da yaşıyorum. Sık kullanmadığım için bindiğimde soruyorum, sanki tüm dolmuş bana bakıyor ve kınıyor gibi geliyor. Ama 2 lira yollasam şoför atarlanıp eksik diyecek hani bunun 25 kuruşu nerede diye. O duruma düşmeden ben de bindiğim her sefer soruyorum işte o bakışlara aldırmaksızın.

*****
Bu aralar pek yoğun olduğumu on bin kez söyledim di mi? Hal böyle olunca geceleri uyku haram bana, öğrencilik durumunda pek sık telaffuz edilen sıçtın mavisi ile her gün haşır neşirim diyelim. E tüm gece uyanık olunca öğünlerimin sayısı da artıyor hem de kafam çalışsın diye yiyorum sürekli - kilo mu almışım ne münasebet :p. Tek başıma yemek yiyorsam tv karşısına geçmezsem olmaz. Gecenin köründe bir şey bulamasam da sesini duysam yeter. İşte Bu Tarz Benim adlı reality show demenin az kaldığı programla tanışmam da böyle oldu. Nur Yerlitaş capsleri nedeniyle adından, içeriğinden haberdardım ama bu kadarını beklemiyordum. Mümkünse bir haftalığına falan beni jurinin arasına alsalar da burada ahkam keseceğime orada bık bık konuşsam nolur? Çemkireceklerim içimde birikti, orada ne güzel(!) herkes herkese ağzına geleni söylüyor dur etme diyen yok. Terapi yerine geçer benim için yeminle :) O değil de Nur'un gitmesi iyi oldu. Hiç samimi bulmuyordum, hanım kız ayağına yatıp milleti kandırıyordu yer miyiz bunları şekerim heheyt! Özlem'e gelince tahammül edemiyorum kendisine. Gece atıştırmalarıma artık eşlik etmiyorsa bu program sebebi o. Sesine, tavrına katlanamıyorum.

Yalnız ekşi sözlükteki yorumlara bakınca anladım ki bu programı kadınlardan çok erkekler takip ediyor, doğal olarak. Bu aralar kapandılar biraz ama maşallah iki karış etek giyenden göbeği açandan geçilmiyordu ortalık bir ara. Hayır bundan rahatsızlığım yok da nerede orasını burasını açmazsa rahat edemicek kız varsa oraya koymuşlar- birkaçını tenzih ederim. Milletçe giyinmeden, şık, tarz olmaktan ne anladığımız ortada.

Neyse bitti diyeceklerim şimdilik ;)






3 yorum :

  1. Nur konusunda aynı fikirdeyiz. Çok komik yazmışsın yaaa,bayıldım. Teşekkürler. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler Aslı, beğenmene sevindim <3

      Sil
  2. Ekmek konusunda aynı sıkıntıyı hep yaşıyorum. Gözlerim dolu dolu "Ben de fakirim ya, yemin ederim bak ay sonunu zor görüyorum" diyesim geliyor. Yanında hep bir şeylerle alındığı için belirgin bir rakam hiç yok hafızamda. 60 kuruş-75 kuruş civarında diye tahmin yürütüyorum hep.
    Dolmuşta aynı.

    Şu programı ise evinde tv olmayan biri olarak ben bile oturup 20 dakika izlediysem herkese ulaşmıştır eminim. Beynim delindi yemin ederim bu kadar negatif bir ortama şahit olmamıştım. Reyting diye neler izletiyorlar millete.
    Hakan Akkayalı dönemi eski yaşam düzenimde izlerdim, seviyordum o adamı. Bir de eskisi böyle değildi, çok daha insancıldı, öğreticiydi.

    YanıtlaSil

Yorumlarınız için teşekkürler :)